There are some concrete problems, with roots in the past, that
have remained unsolved between Turkish and Armenian societies. These
problems have become deeper through the years and have negatively
affected the relationship between the two societies, and by now have been
transformed into a chronic conflict. Nevertheless, this type of conflict does
not involve physical violence today, yet it has been transformed into
intractable conflict with its all defining features. This study attempts to
investigate the relationship between the two societies around the concept
of intractable conflict and the socio-psychological foundations of it. The
socio-psychological foundation of the Turkish-Armenian conflict has
generated a completely new bundle of problems. For both societies to
follow a positive line of relationship, a due attention should be paid not
only to the concrete problems, but also to the socio-psychological
repertoire of intractable conflicts and find solutions accordingly. This
article will apply Daniel Bar-Tal’s method of analysis when using the
concept of intractable conflict that analyzes the said socio-psychological
repertoire.
Türk ve Ermeni toplumları arasında geçmişten gelen ve çözüme
kavuşturulamayan somut sorunlar mevcuttur. Bu sorunlar yıllar içerisinde derinleşmiş ve iki toplum arasındaki ilişkileri olumsuz etkileyerek süreklilik
arz eden bir çatışmaya dönüştürmüştür. Bu çatışma türü günümüzde fiziksel
şiddet içermemektedir fakat “çözülemeyen/inatçı çatışmalar” (intractable
conflicts) türüne dönüşmüş ve bu çatışmaların niteliklerini taşır hale gelmiştir.
Çalışmada iki toplum arasındaki ilişkiler bu çatışma türünün nitelikleri
çerçevesinde incelenecektir. Ayrıca bu çatışma türünde var olan sosyopsikolojik altyapıya da yer verilecektir. Mevcut sosyo-psikolojik altyapı, var
olan somut sorunlara ek yeni bir sorunlar kümesi oluşturmuştur. Bu nedenle
var olan çatışma türünü diğer çatışma türlerinden ayırarak,
çözülemeyen/inatçı çatışma şeklinde incelemek, sorunu anlayabilmek ve
çözümler üretebilmek için önem arz etmektedir. İki toplum arasındaki ilişkilerin
olumlu seyri için sadece bilinen sorunlara değil, çözülemeyen/inatçı çatışma
türündeki çatışmaların sosyo-psikolojik altyapısına da odaklanmak ve
çözümler üretmek gerektiği anlatılmaya çalışılmaktadır. Sosyo-psikolojik
altyapının incelendiği çözülemeyen/inatçı çatışmalar kavramı kullanılırken
Daniel Bar-Tal’ın inceleme yöntemi uygulanacaktır.