Urban public squares, within the context of public spaces, are essential components of
cities because they provide spaces for social interaction. This helps sustain the
humanization of the society through gathering, lingering and wandering through, and
engaging together into various human activities and can make significant contributions to
the cultural development of communities.
In the last three decades, the concept of public space has been redefined within the
context of urban space development leading to socio-spatial developments like social
polarization and spatial fragmentation. Accordingly, new places like shopping malls,
parking lots, heavy traffic roads have replaced traditional public spaces such as squares,
plazas and neighborhood streets. These alternative public spaces, in many instances, are
provided without taking into consideration the human aspects.
The aim of this study is to extract humanistic design attributes that can be used in the
production of a public square in the Çayyolu District in Ankara. To do that, the study
explores the meaning of urban square as a public space through inhabitants‟ eyes.
Furthermore, it examines the socio-spatial components (regarding the behavioral,
psychological, physical, visual-aesthetic, geographical and managerial aspects) of urban square and critically reflects on the design of the Çayyolu Urban Square Project (ÇUSP),
with respect to human design principles through a comparative analysis of users‟ and
decision makers‟ perceptions.
Kamusal alan bağlamında kent meydanları, kentlerin temel parçalarıdır. İnsanlara bir
araya gelme, vakit geçirme, gezinme ve çeşitli faaliyetlere katılma imkanı veren sosyal
etkileşim alanları sunarak, onların insancıllaşmalarını destekler. Böylelikle toplumların
kültürel gelişmelerine önemli katkıda bulunur.
1980‟lerden sonra, kentsel mekandaki gelişmelerle birlikte, kamusal alan kavramı yeniden
tanımlanmış ve beraberinde sosyal kutuplaşma ve mekansal parçalanma gibi çeşitli sosyomekansal gelişmelere yol açmıştır. Buna bağlı olarak, alışveriş merkezleri, otoparklar, hızlı
trafik yolları gibi insancıl yönleri göz ardı eden yeni mekanlar üretilmeye ve meydanlar,
sokaklar gibi geleneksel kamusal alanların yerini almaya başlamıştır.
Bu çalışmanın amacı, Ankara Çayyolu bölgesindeki bir meydan üretiminde kullanılabilecek
insancıl tasarım özelliklerini ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla çalışma, yaşayanların gözünden
kamusal alan olarak meydanın anlamını araştırmaktadır. Ayrıca, meydanın sosyomekansal özelliklerini (davranışsal-psikolojik, fiziksel, görsel-estetik, coğrafik ve
yönetimsel boyutlarıyla); ve Çayyolu Kent Meydanı Projesi‟ni eleştirel olarak insancıl tasarım ilkeleri açısından karar vericiler ve kullanıcıların algılarını karşılaştırarak
incelemektedir.