Özet:
Küreselleşmenin etkisiyle bilginin, paranın, teknolojinin ülkeler arasında dolaşımı sanki tek
bir ülke varmış gibi hızlanmış, bu değişimden olumlu şekilde yararlanmak isteyen birçok ülke iç
piyasalarını yabancı yatırımcılara açmıştır. Türkiye’de, 1980’lerden sonra görülen liberalleşme
hareketleri sayesinde özellikle bankacılık sektörünün kârlılığının yüksek oluşu göz önüne alındığında
yabancı yatırımcının dikkatini çekmiştir. Bunun sonucunda; ekonomik krizler yaşanmasına rağmen
yasal düzenlemeler sayesinde güçlü bir yapıya kavuşan Türk bankacılık sektörü, dış kaynaklı yatırım
almaya devam etmiştir. Bu çalışmada; söz konusu yatırımların bankacılık sektöründe hangi stratejilerle
yapıldığı; ve bu stratejilerin 2001 krizinden günümüze kadar devam eden dönemde yayımlanmış olan
bankaların çeşitli rasyoları ışığında incelenerek bahse konu yatırımların bankaların performanslarına
etkileri ölçülmeye çalışılmıştır. Araştırma bulgularına göre, belirlenen finansal oranlar çerçevesinde,
yabancı sermaye tarafından yatırım yapılan 6 özel banka ile özel sermaye tarafından yatırım yapılan 8
yabancı bankanın performanslarında önemli farklılıkların bulunmadığı tespit edilmiştir.