Kate Winslet ve Jim Carrey'in baş rollerini paylaştığı "Sil Baştan/ Eternal Sunshine of the Spotless Mind" filmi gerçek mi oluyor? Bu filmde işlendiği gibi insanın hafızasını sildirmesi, kötü anılarını tamamen unutabilmesi mümkün mü? Sadece istediği anıları bırakarak, istemediklerini sildirmesi gibi bir imkân var mı? Bilimin günümüz şartlarında geldiği nokta düşünülürse, unutmanın artık bir hayal olmadığı anlaşılıyor. Bilim adamları, beyne uyguladıkları elektroşok ve manyetik teknolojiler ile unutturmayı başarabildikleri gibi nöron ağları arasında kurulan bir bağlantı sayesinde, unutulanın tekrar hatırlanmasını da mümkün kılmaktalar. Görünen odur ki unutmak mümkündür, fakat yüzde yüz değil! Teknolojideki gelişimler bilginin tutulmasını, saklanmasını kolaylaştırmış ve işlenmesini, paylaşılmasını, yayılmasını da baş döndürücü bir şekilde hızlandırmıştır. Bu durum kişisel verilerin korunması politikalarını gündeme getirmiştir. Mahremiyet, özel hayatın korunması, kişisel verilerin korunması hakları kapsamında gösterdiği gelişim ile bugüne gelen unutulma hakkı; teknoloji ile birlikte son şekli olan dijital dünyadaki kullanımına ulaşmış ve yeni bir temel hak olarak hukuk dünyasında varlık göstermeye başlamıştır. Unutulma hakkı, dijital dünyadaki izlerinin kişiyi takip etmemesini sağlar. Kişinin, internette olan ve kendisi ile bağlantısının kurulmasını istemediği içerikleri yönetebilmesini amaçlar. Kişiye, bu içerikler ile kendi isminin bağlantısının kesilmesini isteme hakkı verir. Böylece kişiyi geçmişin boyunduruğundan kurtararak, serbestçe ve özgürce geleceğini şekillendirebilmesine hizmet eder. Unutulma hakkının koruduğu menfaatler kişilik haklarına yönelik olsa da hakkın kullanılması demokratik toplumların olmazsa olmaz bazı temel hak ve değerlerinin kısıtlanabilmesine yol açmaktadır. Bunlar; ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, bilgi edinme hakkı, kamu yararı gibi unsurlardır. Hak temelli yaklaşımın benimsendiği Avrupa'ya nazaran ifade, basın, bilgi edinme özgürlüğünün sert ve katı Anayasal kurallarla desteklendiği Amerika Birleşik Devletleri'nde ise unutulma hakkı, temel haklara yönelik bir tehdit olarak algılanmaktadır. Tez çalışması ile yeni gelişmekte olan, henüz kapsam ve sınırları tam olarak belirlenememiş unutulma hakkının tanıtılması, diğer haklarla ilişkilerinin irdelenmesi, ülkelerin yaklaşım ve uygulama farklılıklarının hakkın gelişimine ne şekilde yansıdığının incelenmesi amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Kişilik Hakları, Unutulma Hakkı, Kişisel Verilerin Korunması, Genel Veri Koruma Regülasyonu, 95/46/EC Sayılı Direktif
Does the film Eternal Sunshine of the Spotless Mind, starring Kate Winslet and Jim Carrey, become real? Is it possible for a person to erase his memory and completely forget his bad memories, as in this film? Is there any way that he can just leave the memories he wants and get rid of what he doesn't want? Given the current state of science, forgetting is no longer a dream. Scientists are able to make them forget with the electroshock and magnetic technologies they apply to the brain, as well as the connection between neuron networks, making it possible to remember the forgotten again. It is possible to forget, but not one hundred percent! Advances in technology have facilitated the retention, storage, and processing of information, sharing and dissemination. This has brought about the protection of personal data policies. The right to be forgotten with the development it has made within the scope of privacy, protection of private life and protection of personal data; with its latest technology, it has reached its usage in the digital world and started to exist in the legal world as a new fundamental right. The right to be forgotten ensures that the traces of the digital world do not follow the person. It aims to enable the person to manage the content on the internet which he does not want to be connected with. It grants the person the right to request the disconnection of his or her name with these contents. Thus, by freeing one from the yoke of the past, he serves to shape his future freely and freely. While the interests protected by the right to be forgotten are directed to personal rights, the exercise of the right leads to the limitation of some essential rights and values of democratic societies. These; freedom of expression, freedom of press, right to information, public interest. In the United States, where freedom of expression, the press, and the right to information are supported by rigid and strict Constitutional rules, the right to be forgotten is perceived as a threat to fundamental rights compared to Europe, where the right-based approach is adopted. The thesis aims to introduce the newly developing right of forgetting whose scope and boundaries have not been determined yet, to examine its relations with other rights and to examine how the differences in the approaches and practices of countries are reflected in the development of the right. Key Words: Personality Rights, The Right to be Forgotten, Protection of Personal Data, General Data Protection Regulation, 95/46 / EC Directive