Yunanistan Ege’de tek taraflı olarak karasularını 12 mile genişletemez. Yunanistan, bu uygulamadan hakları olumsuz yönde etkileneceği için Türkiye’nin rızasını
aramalıdır. Bu, Yunanistan açısından bir tercih veya seçenek değil, hukuki bir zorunluluktur. Bu nedenle taraflar arasında bu konuda müzakereler yapılmalıdır. Türkiye’nin
Ege’nin tamamında Yunan karasularının 12 mile genişletilmesini kabul etmesi mümkün
değildir. Dolayısıyla yapılacak müzakerelerde seçici genişletme gündeme gelecektir.
Seçici genişletme, tarafların ve üçüncü devletlerin hak ve çıkarlarını tatmin eden en
uygun çözüm yöntemini sunmaktadır. Seçici genişletmeden kasıt, Yunanistan’ın Doğu
Ege Adaları’nda 12 mil uygulamaktan vazgeçmesi, buna karşılık, Yunan anakarası (tercihen Batı Trakya sahili hariç) ve anakaraya yakın adalarda 12 mil uygulamasının Türkiye tarafından kabul edilmesidir. Son durumdaki ölçüt, kıta sahanlığı sınırlandırması ve
seyrüsefer serbestilerini etkilememektedir. Bu da taraflar arasında bir uluslararası antlaşma ile saptanmalıdır. Ulaşılacak antlaşma ile Yunanistan açıkça tarif ve tayin edilen
alanlarda karasularını 12 mile genişletecek ve diğer alanlarda ise 6 milde tutma yükümlülüğü üstlenecektir. Böylece, Türkiye’nin seyrüsefer serbestisi ve kıta sahanlığı sınırlandırmasına yönelik itirazları giderilmiş olacaktır. Bu şekilde Yunanistan da Ege’de 12
mil uygulaması yapmış olacaktır. Karasuları genişliği meselesi bu şekilde çözüldükten
sonra artık taraflar kıta sahanlığı sınırlandırmasını anlamlı şekilde müzakere edebileceklerdir. Fakat Avrupa Birliği, bu nevi bir antlaşmanın önündeki en büyük engeldir.
Greece cannot extent its territorial waters unilaterally in the Aegean
to 12 miles. Greece must seek the approval of Turkey for which Turkey’s rights are
negatively affected by this application. This is a legal obligation, not a preference or an
option for Greece. For this reason, negotiations must be held between the parties hereof.
It is impossible for Turkey to accept the extension of Greek territorial sea to 12 miles
in the entire Aegean. Therefore, selective extension will be on the agenda during the
negotiations between the parties. Selective extension offers the most appropriate method of solution that satisfies the rights and interests of the parties and third states. What
is meant by selective extension is that Greece renounce implementing 12 miles in the
Eastern Aegean islands, whereas Turkey would accept 12 miles for the Greek mainland
(preferentially, except West Thrace coast) and the islands near the mainland. The criterion in the latter is about not affecting delimitation of continental shelf and freedom
of navigation. This should be determined by an international treaty between the parties.
With the treaty to be reached, Greece will extend its territorial waters to 12 miles in
clearly defined and designated areas and undertake to keep it at 6 miles in other areas.
Thus, Turkey’s objections to the navigational freedoms and continental shelf delimitation will be resolved. In this way, Greece will be implementing 12 miles in the Aegean.
Once the issue of territorial waters has been resolved in this way, the parties will then be
able to negotiate the delimitation of the continental shelf, in a meaningful way. However,
the European Union is the biggest obstacle to such a treaty.
