Bu çalışma, karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde temerrüde ilişkin öğretideki eserlerden ve Yargıtay kararlarından büyük ölçüde yararlanarak yüksek titizlikle hazırlanmaya özen gösterilmiştir. Temerrüt, öğreti ve uygulamada oldukça geniş ve kapsamlı bir konu olduğundan, bu çalışmada, alacaklı ve borçlunun temerrüdü tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde incelenmiştir. Sözleşmeden doğan bir borcun ifa edilmemesi (kusursuz imkânsızlık hariç) veya gereği gibi ifa edilmemesi ya da eksik ifa edilmesi sözleşmeye ve aynı zamanda borca aykırı bir davranıştır. Tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde taraflardan biri sözleşmeden doğan borcunu sözleşmede kararlaştırılmış şekilde ifa etmezse temerrüde düşmüş olur. Alacaklının temerrüdüne uygulamada pek sık rastlanmasa da, karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçluya tanınmış olan haklardan biri de borç konusunun veya satış bedelinin tevdi edilmesi suretiyle borçtan kurtulabilme olanağıdır. Buna karşılık tezde borçlunun temerrüdü daha geniş ve kapsamlı bir şekilde ele alınmaya çalışılmıştır. Borcun muaccel olması, alacaklının ihtar çekmesi borçlunun temerrüde düşürülmesi için v aranan genel koşullardır. Alacaklının borçluya ihtar çekmesine müteakip karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde ayrıca borçluya borcunu ifa edebilmesi için mehil (süre) verilmesi, borçlunun temerrüde düşürülmesi için aranan özel koşuldur. Borçluya süre verilmesine rağmen borcunu ifa etmemesi durumunda alacaklıya tanınan seçimlik haklar, sürenin bitiminde aynen ifa ve geciken ifadan dolayı uğranılan zararların, aynen ifadan vazgeçip sözleşmeyi ileriye yönelik feshederek bundan dolayı uğramış olduğu müspet zararların ve son olarak da sürenin bitiminde aynen ifadan vazgeçip sözleşmeden dönerek menfi zararlarının tazmin edilmesini talep etmesidir. Tezde tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde temerrütle ilgili ele alınan en önemli husus, bu sözleşmelerde, alacaklının ediminin karşı edime olan menfaati gözetilerek ve bu sözleşmelerin yapısal özelliğini teşkil eden karşılıklılık ilişkisi çerçevesinde sona erip ermeyeceğidir. Ayrıca, tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerin yapısal özelliğini teşkil eden edimler arasındaki karşılıklılık ilişkisi nedeniyle, borçluya borcunu ifa edebilmesi için verilen sürenin bitiminde alacaklıya kendi edimini de ifa etme yükümü getirilip getirilmemesi, alacaklının karşı edime olan menfaatinin değerlendirilmesini ve bu sözleşmelerdeki edimler arasındaki bağlılığın sebebinin araştırılmasını gerektirmektedir. Çalışmada Rusya Federal Mahkemesi?nin kararlarından faydalanarak ihtar ve kusura ilişkin hükümler de incelenmiştir.
During this study, high attention has been paid to its preparation by a large scale using the works regarding failure to meet a financial obligation in the contracts imposing mutual burdens and the decisions of the Supreme Court. In this study, the defaults of the creditor and the debtor have been examined on the contracts imposing full burden to both of the parties, since the default is a highly broad and comprehensive subject in doctrine and practice. The non-performance of a contractual debt (excluding the perfect impossibility), or the non-performance of the same as it was required, or its incomplete performance, is a behavior contrary to the contract and as well as to the debt. In the contracts imposing full burdens to both of the parties, if one of the parties fails to fulfill the contractual debt according to the methods decided in the contract, that party will be deemed as in default. Even though it is very rare in practice that the creditor goes into default, one of the rights given to the debtor in cases where the creditor is in default according to the contracts imposing mutual burden to both of the parties, is the possibility to hand over the subject of the debt or the amount of sales value and to get rid of the burden by this way. In this study, it was tried mostly to examine the default of the debtor in a broader and more comprehensive way. To bring the debtor into default it is from required general conditions that the debt becomes due and payable and the creditor sends a notice to the debtor. In the contracts where upon a notice sent by the creditor to the debtor a mutual burden is imposed on both of the parties, to grant a grace period (an extension of time) to the debtor to be able to pay its due is a required private condition to bring the debtor into default. The elective rights given to the creditor in case of non-performance of dues by the debtor in spite of grace period, are to request the payment in kind at the end of grace period and the compensation of incurred lost as a result of delayed vii performance and the compensation of positive lost incurred as a result of cancellation of the contract in the future upon withdrawal from the payment in kind and lastly, the compensation of negative lost incurred as a result of cancellation of the contract upon withdrawal from the payment in kind at the end of grace period. In the study, the most important issue dealt with regarding the default in the contracts imposing full burden to both of the parties is that whether in these contracts the performance of the creditor will be expired by keeping his/her benefits against the performance of opposite party and within the framework of reciprocity of relationship which constitute the structural characteristics of these contracts. Besides, as a result of reciprocity of relationship between performances constituting structural characteristics of these contracts imposing full burden to both of the parties, whether or not to impose the obligation onto the creditor to fulfill his/her performance as well at the end of grace period granted to the debtor to enable him/her to fulfill the performance of his/her dues requires the evaluation of benefits of the creditor against opposite performance and the investigation of the reason of relationship between performances in the contracts. In this study, the provisions with respect to reminder and negligence have as well been examined by making use of the decisions given by Russian Federal Court.