Abstract:
Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri, sorumlulukları ve kullanacakları yetkileri belirten kurallar vardır (Durmuş,
2005). Hukuk toplumun genel yararlarını, bireylerin ve toplumun ortak iyiliğini
sağlamak amacıyla yetkili makam tarafından konulmuş ve devlet yaptırımları ile
donatılmış kuralların bütünüdür. Hukuk kuralları toplum içinde kişilerin tutum
ve davranışlarını düzenler. Arapça kökenli bir sözcük olan ve hak kavramının çoğulu “haklar” anlamına gelen hukuk “toplumsal yaşam içinde kişilerin birbirleriyle, toplumla (ve devletle) olan ilişkilerini düzenleyen kurallarının bütünü” olarak
tanımlanabilir (Karaman Kepenekci ve Taşkın, 2017). Hukuk kuralları, toplumsal yaşamda kişilerin birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen maddi
yaptırımlı, devlet otoritesi ile desteklenmiş kurallardır (Erkılıç, 2004). Hukuk kurallarının diğer toplumsal davranış kurallarından ayıran en temel özellik, hukuk
kurallarının egemen bir otorite tarafından konulmuş olması ve maddi yaptırıma
sahip olmasıdır. Hukuk kurallarının temel özellikleri şu şekilde sıralanabilir (Erkılıç, 2004; Gürkan, 1994):
• Hukuk kuralları emredici ve yaptırım gücüne sahiptir.
• Hukuk kuralları genel, soyut ve nesneldir.
• Hukuk kuralları dışa vurulmuş etkinlik ve ilişkileri konu edinir.
• Hukuk kuralları emredici ve yaptırım gücüne sahiptir. Hukuk kurallarının özünde emredicilik özelliği vardır. Hukuk kurallarının maddi içeriği
ve asıl gücü “emir”dir. Hukuk kurallarına uyulmaması durumunda örgütlü ve sistematik bir biçimde devletin zorlayıcı gücü ile karşılaşılması
söz konusudur. Hukuk kuralları diğer toplumsal düzen kurallarına göre
daha çok “toplumsal güvence ve garantiye” sahiptirler.